Çocuk İle Üçüncü Kişiler Arasında Kişisel İlişki Kurulması Davası TMK Madde 325
Çocuk İle Üçüncü Kişiler Arasında Kişisel İlişki Kurulması Davası TMK Madde 325
(Çocuk İle Kişisel İlişki Kurulması Davası)
İlgili Kanun Maddeleri
4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu
Madde 325- “Olağanüstü hâller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı diğer kişilere, özellikle hısımlarına da tanınabilir.
Ana ve baba için öngörülen sınırlamalar üçüncü kişiler için kıyas yoluyla uygulanır.”
Hısım, Akraba, Çocuk İle Kişisel İlişki Kurabilir mi? Bunun İçin Ne Yapılmalı?
Günümüzde boşanma davalarındaki artış, sadece davanın taraflarını ve çocukları etkilemekle kalmayıp, aynı zamanda tarafların akrabalarını hatta ve hatta yakınlarını dahi etkilemektedir. Evliliğin “sadece çiftler arasında olduğu” lafı maalesef gerçeği yansıtmamakta olup; bir evlilik tarafların medeni durumlarını etkilediği gibi onların, hısım akrabalarının ve hatta yakınlarının dahi bundan sonraki hayatlarını değiştirmektedir. Hele ki bu evlilikten bir çocuk dünyaya geldi ise.
Çocukların velayeti hususu kamu düzenini ilgilendirdiğinden Aile Mahkemesi hakimi tarafından boşanma davalarında re’ sen gözetilmekte olup; aynı zamanda velayeti alamayan karşı taraf için de çocuk ile kişisel ilişki hususu tesis edilmektedir. Peki çocuğun akrabaları, özellikle de çocuğun velayetini alamayan tarafın akrabaları yani çocuğun büyükbabası, büyükannesi, dedesi, anneannesi, hala, dayı, teyze ve amcası? Boşanma davasından sonra bu saydığımız kişilerin çocuk ile olan kişisel ilişkisi, boşanma davasından sonra son mu bulacaktır?
Esasen Kanun koyucu, bu kişilerin çocuk ile kişisel ilişkisini, çocuğun velayetini alamayan kendi akrabalarının kişisel ilişkisi içinde görmekte olup; esasen sorun da tam buradan kaynaklanmaktadır. Misal çocuğun velayeti verilmeyen babanın annesi, kendi oğlunun kişisel ilişki süreleri içerisinde pek tabii torunu ile görüşebilecek, kişisel ilişki kurabilecektir. Özellikle de yatılı olarak kaldığı sömestır, bayram ve yaz tatillerinde. Peki kendi oğlunun, çocuğu ile kişisel ilişki kuramayacak hale gelmesi, örnek vermek gerekirse ölmesi, hapse düşmesi, yurt dışına gitmesi veya kendi oğlu ile husumet yaşaması noktasında bu kişiler çocuk ile nasıl kişisel ilişki kuracaktır?
İşte bu yazımızda üçüncü kişilerin çocuk ile nasıl kişisel ilişki kurabileceği anlatılacaktır.
Çocuk İle Kişisel İlişki Kurabilecek Üçüncü Kişiler Kimlerdir?
Çocuk ile kişisel ilişki kurabileceği kişiler hısım, akraba ve hatta bazı durumlarda kan bağı olmayan yakınlar dahi çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını Aile Mahkemesinden talep edebilecektir. Ancak bu kişilerin çocuk ile kuracakları kişisel ilişki, velayeti kendisine verilmeyen ana-baba kadar çok ve yine bunlar kadar kolay olmayacaktır. Zira üçüncü kişilerin çocuk ile kişisel ilişki kurması, belirli şartlara bağlanmıştır.
Üçüncü Kişilerin Çocuk İle Kişisel İlişki Kurabilmesinin Şartları Nelerdir? Dede, Anneanne, Büyükbaba, Büyükanne, Teyze, Hala, Amca, Dayının, Çocuk İle Kişisel İlişki Kurabilmesinin Şartları Nelerdir?
Kanun koyucu, 323 ve 326 maddeleri arasında çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını düzenlenmiş; ilk olarak velayeti kendinde bulunmayan ana ve baba için duruma açıklık getirmiştir. Ardından, olağanüstü hallerin bulunması, çocuğun menfaatine uygun düşmesi ve 324.maddede ana ve baba için geçerli olan şartların sağlanması koşuluyla üçüncü kişileri ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulabileceğini belirtmiştir. Yani kısaca
-Olağanüstü Hallerin Bulunması
-Çocuğun Menfaatine Uygun Olması (Menfaatine Aykırı Olmaması)
-Diğer eşin çocuk ile kişisel ilişkisini zedelememesi
-Çocuğun eğitilmesine ve yetiştirilmesine engel olmaması
-Çocuğun huzurunun tehlikeye sokulmaması
-Yükümlülüklerine aykırı hareket edilmemesi
Şartları ile üçüncü kişiler ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına cevaz vermektedir.
Burada en önemli şart Olağanüstü hallerin bulunması şartıdır. Zira bu şart gerçekleşmeden, diğer şartların sağlanıp sağlanmadığını sorgulamaya gerek dahi yoktur. Şöyle ki, burada anlatılmak istenen, genellikle velayeti kendisine bırakılmayan eşin akrabaları olan bu üçüncü şahıslar, velayeti kendine bırakılmayan eşin çocuk ile kişisel ilişki kurduğu zamanlarda pek tabi çocukla kişisel ilişki kurabilecektir. Misal bir babaannenin yaz tatilinde, oğlunda kalan torununu görmesi gibi. Ancak kendi oğlu da torunun göremiyorsa veyahut kendisi oğlu ile görüşmüyorsa ne olacaktır? İşte kanunda bahsedilen olağanüstü hal budur.
Oğlu ölmüşse, oğlu ile aralarında husumet varsa, oğlunun kişisel ilişkisi Mahkeme kararı ile kaldırılmışsa, oğlu yurtdışına gitmiş veya tutuklu/hükümlü olarak Ceza İnfaz Kurumunda bulunuyorsa bu babaanne torunu ile kişisel ilişki kurabilmek için Aile Mahkemesinde işbu davayı açacaktır. Bu durum diğer hısım akraba için de geçerlidir. Zira Kanun koyucu, çocuğun akrabalık bağlarını, özellikle örf, adet, ananesini alacağı aile büyükleri ile görüşmesini de önemsemekte, akrabalığı toplumun harcı olarak görmektedir.
Kişisel İlişki Ne Şartlarda Kurulacaktır?
Yukarıda da bahsettiğimiz gibi çocuk ile üçüncü kişilerin kişisel ilişkisi, çocuk ve ana-babası kadar çok olmayacağı gibi, şartlara da bağlanmıştır.
Bu kişisel ilişki ve bunun süresi, çocuğun eğitim hayatına, düzenine aykırı olamayacak, bunlara mani olmayacaktır. Çocuk için sürekli olarak seyahat etmesini gerektirecek şekilde zaman alıcı ve rahatsız edici de olamayacaktır. Karşı tarafın, yani velayeti kendisine bırakılan tarafın çocukla görüşmesini engelleyici, kısıtlayıcı nitelikte olamayacaktır. Çocuğun huzurunu kaçıracak nitelikte olamayacaktır.
Üçüncü Kişilerin Çocuk İle Kişisel İlişki Kurması Davasının Davacıları ve Davalıları Kimlerdir?
Bu davanın davacılar genel olarak dede, babaanne, anneanne, büyükbaba, büyükanne, teyze, hala, amca, teyze ve hısım akraba olup, çok özel durumlarda yakınlar da bu davanın davacısı olabilmektedir. Bu davanın davalısı ise kimi zaman velayeti kendisinde olan eş, kimi zaman eşlerden her ikisi, kimi zaman da çocuğun velisi yok ve kendine vasi tayin edilmiş ise bu vasi olacaktır.
Yetkili ve Görevli Mahkeme
Görevli Mahkeme Aile Mahkemesi olup, Kanun koyucu yetkiyi 326.maddede düzenlenmiştir. Maddeye göre bu dava “çocuğun oturduğu yer mahkemesi, boşanma veya evlilik birliğinin korunmasına ilişkin yetkili mahkeme” de açılabilecektir.
Çocuk ile dede arasında kişisel ilişki kurulması davası, çocuk ile nine arasında kişisel ilişki kurulması davası, çocuk ile anneanne arasında kişisel ilişki kurulması davası, çocuk ile babaanne arasında kişisel ilişki kurulması davası, çocuk ile büyükanne arasında kişisel ilişki kurulması davası, çocuk ile büyükbaba arasında kişisel ilişki kurulması davası, çocuk ile teyze arasında kişisel ilişki kurulması davası, çocuk ile hala arasında kişisel ilişki kurulması davası, çocuk ile amca arasında kişisel ilişki kurulması davası, çocuk ile dayı arasında kişisel ilişki kurulması davası, ortak velayette kişisel ilişki nasıl düzenlenir, dede ve babaannenin torununu görme hakkı var mı, dayı, amca, hala, teyzenin yeğenini görme hakkı var mı, çocukla kişisel ilişki kurulması davası ne kadar sürer, torunu görmek için dava açılır mı, dede torunu üstüne alabilir mi, hala yeğenini görmek için dava açabilir mi, babaanne ve dede torunu görme hakkına sahip midir, çocuk ile kişisel ilişki kurulması kararının kesinleşmesi gerekir mi